1.
“asansör”
darağacına gerek duymadan ölüm satan makinedir.
siyah sultanlık dilinde
“umut söndüren azrail” demektir.
2.
“torun”
güneşin teslim edildiği gelecektir.
taşlardan sızan kanın dilinde
“bir tuğlaya insan satan tezgah” demektir.
3.
“songül”
umutları gelecekle sulayan anadır.
ali’nin yüksek olduğu dilde
“bedenin yarısını toprağa gömmek” demektir.
4.
“rezidans”
toprağa doymayanların beton demir çiğnemeye çıkmasıdır.
alın terine kan doğrayanların dilinde
“kefen bezine gökdelen sarmaya kalkmak” demektir.
5.
“taşeron”
emeğin yüreğine tasma, alın terine zincir vurulmasıdır.
köle sözcüğünün yirmi dokuz harf içinde dağıldığı dilde
“buyruğun kutsal, buyuran kutsi” demektir.
6.
“linç”
siyah lastik suretinde bedenin ezdirilmesidir.
öfkenin ölüme diklenmesi dilinde
“kankoliklerin meydanlara dalması” demektir.
7.
“destan”
mavi bedenin ateşe bir demet köpüklü su püskürtmesidir.
sesin, altın sulu denizin ruhunu aradığı dilde
“zamanın insanla kavgasındaki direncin yüceliği”
demektir.
8.
“rant”
kuş seslerine dev toprak kazıcıların seslerini doğramaktır.
plastik çimenlerin, taştan ağaçların küflü yosunlara yalvardığı dilde
“öldürülen toprağın paraya secde etmesi” demektir.
Nuri TANER
(MayaDergi Altı)