Görüp duyanlar bilir
Yön, iz bilmeden gittim arkasından belki bulurum diye
Okyanusun ortasında volkanik adayı görünceye kadar
Durmadan, sürekli, mütemadiyen, yalnız
Sonra ruhumda tuhaf bir keder
En iyisi kötü bir adam olmak dedim en kötüsünden
Ruhum pis koksun, sonra vazgeçtim
Kendim külden bir sus
“Artık kalbim yok baktığımda eski resimlere
Özlediğimde seni” dediğini hatırladım K. İskender’in
Her daim, biteviye, devamlı, yalnız
Bin mektup yazdım onu ararken, yana yakıla yazdım
Kimse sormadı neden bin mektup
Odaya hapsettim kendimi sevişmek varken başka bir güzelle
Çıktığımda beş kitap, altı yüz kırk üç şiir
Aralıksız, kesintisiz, her zaman, yalnız
Sonra bir gün karşılaştım, zaman daha önce davrandı benden
Elimde kırmızı bir karanfil gülümsüyordum silahını ateşlediğinde
Kahretsin, günahım bu kadar mı çoktu
O an yazdığım şiirlerin içinde öldüm
Her zaman, her daim, sürekli ve yalnız
şiir – kapak resmi: Hasan ÇELİKKOL
(MayaDergi Dokuz)